GİRİŞ ve AMAÇ: Türkiye’nin de dahil birçok ülkede birinci basamakta kariyer yapmayı düşünen öğrenci sayısı az olmakla birlikte, birinci basamak hekimine duyulan ihtiyaç artmaktadır. Türkiye'de bu konuda yapılan çalışmalar sınırlıdır. Bu çalışmanın amacı, öğrencilerin aile hekimliği hakkındaki bilgi ve tutumlarını değerlendirmek ve aile hekimliği uzmanlığı tercihi ile düşüncelerini incelemektir.
YÖNTEM ve GEREÇLER: Tanımlayıcı kesitsel çalışma 2020 Kasım ayında yapılmıştır. Veriler çevrimiçi bir anket yoluyla toplanmıştır
BULGULAR: Toplam 225 öğrenci anketi tamamladı (Cevap oranı: %82,72; kadın oranı: % 58,66; ortalama yaş: % 24,43 yıl). Uzmanlık eğitimi yapmadan pratisyen aile hekimi olarak çalışmayı isteyenler %17,77 (n=40), geçici bir süre pratisyen aile hekimi olarak çalışabileceğini belirtenler %49,33 (n=111) olarak bulundu. Aile hekimliği uzmanlığını kariyer tercihleri arasında planlayanların oranı %27,55 (n=62) olarak saptandı. Öğrencilerin büyük çoğunluğu aile hekimlerinin iş-yaşam dengesinin diğer hekimlere göre daha iyi olduğunu (%92,88), aile hekimliğinin tedavinin yanında hastalıktan korunmaya da odaklandığını (%92), aile hekimliğinde uzun süreli hekim hasta ilişkisi olduğunu (%88,00), aile hekimliğinin tıbba önemli katkı sağladığını (%85,77) onayladı. “Aile hekimliğindeki sağlık hizmetleri diğer uzmanlık alanları kadar heyecan vericidir” (%16,44) ve “aile hekimlerine toplumda gereken saygı gösterilir” (%27,55) ez az onaylanan ifadelerdi. “Aile hekimleri diğer uzmanlardan daha az kazanır”, “aile hekimliği teşhis açısından zordur” en yaygın kararsız kalınan ifadeler olarak saptandı.
TARTIŞMA ve SONUÇ: Öğrencilerin büyük çoğunluğunun aile hekimliğini koruyucu hekimlik, uzun süreli hekim hasta ilişkisi ve tıbba önemli katkı sağlama özelliklerini bilmesine rağmen üçte birisinden daha azının aile hekimliği uzmanlığına ilgisi olduğu bulundu. Aile hekimliğindeki sağlık hizmetlerinin heyecan verici olmadığı ve toplumda gereken saygı gösterilmemesi en yaygın olumsuz düşüncelerdi.
INTRODUCTION: In many countries, including Turkey, the number of students considering a career in primary care is low, although the need for primary physicians increases. Studies on this subject in Turkey are scarce. The aim of this study was to evaluate students’ knowledge and attitudes about family medicine (FM) and to examine their intentions to enter the FM specialty.
METHODS: The descriptive cross-sectional study was conducted in November 2020. The data was collected via an online questionnaire.
RESULTS: A total of the 225 students (response rate: 82.72%; female rate: 58.66%; mean age: 24.43 years) completed the survey. It was found that 27.55% (26 males, 36 females) of the students would include FM specialty among their specialty preferences. The most important factors for the specialization choice of these students were comfort/work-life balance and personal interest. There was no significant relationship between gender, income, place of residence, and preferring FM specialty (p> 0.05). The majority of students approved that the work-life balance of family physicians was better than that of other physicians (92.88%), that FM had protective properties besides treatment (92.00%), that long-term physician-patient relationship (88.00%). “FM is as exciting as other specialties” (16.44%) and “family physicians are given the necessary respect in society” (27.55%) were the least approved statements.
DISCUSSION AND CONCLUSION: Less than a third of students were found to have an interest in an FM specialty. The most common negative thoughts about FM are that FM is not exciting and is not properly respected in society.