INTRODUCTION: Labor is known to cause severe pain; therefore, it can lead to significant stress, anxiety, and even depression. We investigated the effect of listening to music from the end of the active stage of labor until the completion of episiotomy repair on pain, anxiety, stress, and depression levels.
METHODS: The study includes 90 pregnant patients that were planned to have vaginal delivery between 2017 and 2019. We played music starting from the end of the active phase of the 1sth stage of labor until the completion of the repair of restrictive mediolateral episiotomy. The subjects were randomly divided into three groups: classical music (n = 30), Turkish pop music (n = 30), and control group (n = 30). The control group was only provided with a headset that would reduce noise. We used DASS-42 to evaluate stress, anxiety and depression, and the Visual Analogue Scale for Pain (VAS) to evaluate pain. We compared the results of the three groups.
RESULTS: The anxiety and depression scores of the three groups were not significantly different; however, stress findings were significantly lower in the Turkish pop music group. We observed that this result was majorly associated to the working status of the mother. The pain results of the three groups were not significantly different.
DISCUSSION AND CONCLUSION: Music should be noted that this effect is especially prominent when the music is in the patient’s native tongue. Also, we conclude that playing music is not as effective as expected in relieving pain caused by episiotomy.
GİRİŞ ve AMAÇ: Doğum eylemi, ciddi ağrıya yol açtığı bilinen, bu sebeple belirgin stres, anksiyete ve hatta depresyona yol açabilen bir durumdur. Bu çalışmamızda doğumun ikinci evresinin aktif fazı sonu ile başlayan ve epizyotomi onarımının tamamlanmasına kadar geçen sürede, müzik dinletisinin, epizyotomi onarımı sırasındaki ağrı ile anksiyete, stres ve depresyon düzeylerine olan etkisini araştırdık.
YÖNTEM ve GEREÇLER: Çalışmaya 2017-2019 yılları arasında vajinal doğum yapması planlanan 90 gebe hasta dahil edildi. Doğum eyleminin 1. evresinin aktif fazının sonundan, restriktif mediolateral epizyotomi onarımının tamamlanmasına kadar müzik çalındı. Hastalar dinlenen müzik türüne göre rastgele üç gruba ayrıldı: Klasik müzik (n = 30), Türk pop müziği (n = 30) ve kontrol grubu (n = 30). Kontrol grubuna yalnızca gürültüyü azaltan bir kulaklık verildi. Stres, anksiyete ve depresyonu değerlendirmek için DASS-42 ve ağrıyı değerlendirmek için Görsel Analog Ağrı Ölçeği (VAS) kullanılarak üç grubun sonuçları karşılaştırıldı.
BULGULAR: Yapılan değerlendirmeler sonucunda gruplar arasında anksiyete ve depresyon skorlarında belirgin bir farklılık elde edilemese de; stres skorunun ikinci grupta anlamlı olarak düştüğü görüldü. Fakat bu düşüşün ağırlıklı olarak çalışan ve çalışmayan hastalar arasındaki farktan kaynaklandığı görüldü. Ağrı skorları arasında da anlamlı fark elde edilemedi.
TARTIŞMA ve SONUÇ: Stres skorlarındaki iyileşme, hastaların anadillerinde çalınan bir müziği dinlediklerinde daha dikkat çekici şekilde belirgindir. Müzik dinletisinin, epizyotomiye bağlı ortaya çıkan ağrının dindirilmesinde ise beklendiği kadar etkin olmadığı görülmüştür.